Femtosaniye laser, göz cerrahisinde yıllardır güvenli bir şekilde kullanılmaktadır.Önceleri excimer laserle miyop-hipermetrop-astiğmat tedavisinde korneal flebin yani laserin yapılacağı yuvanın hazırlanmasında kullanılmaktaydı. Artık günümüzde femtosaniye laser katarakt ameliyatında da kullanıma girmiştir.Bu sayede katarakt ameliyatının en hassas aşamaları bilgisayar kontrollü femtosaniye laser ile el değmeden yapılmaktadır.Böylelikle insan eliyle oluşabilecek komplikasyonlar en aza indirgenmiş olur.

Yetişkinlerde olabildiği gibi bebeklerde de katarakt karşımıza çıkar. Doğuştan bebeğin lensinde oluşan opasitelere, bulanıklıklara yenidoğan kataraktı olarak tanımlanır.10000 doğumda 1-4 oranında karşımıza çıkar. Yenidoğan kataraktının nedenleri; 1.İdiopatik yani nedeni belli olmayanlar 2.Herediter yani ailesl geçişli 3.Geçirilen intrauterin enfeksiyonlar (Toksoplazma, rubella, CMV , Herpes virüs) 4.Metabolik hastalıklar (galaktozemi, hipokalsemi vs) 5.Kromozomal anomaliler (Down sendromu, Edward send , Cri du chat send vs)

Arka vitreus dekolmanı genellikle  ilerleyen yaşlarda ortaya çıkar.Ancak  göze alınan darbeler, yüksek derecede miyopi , birtakım ailesel kalıtımsal hastalıklar, geçirilmiş göz ameliyatları sonrasında da daha erken olarak ortaya çıkabilir Arka vitreus dekolmanı oluşumu sırasında bazı durumlarda retina denilen sinir tabakasında yırtık oluşabilir.Retina yırtığı oluştuktan sonra, göziçi sıvısı bu yırtıktan retina ile altındaki duvar arasına geçer ve “retina dekolmanı” denilen hastalığa sebep olur....

Diabet (şeker hastalığı), insülinin vücutta bulunmaması veya görev yapamaması nedeniyle kan şekerinin yüksekliği ile seyreden sistematik bir hastalıktır. Bütün vücudun damarlarını, özellikle küçük ve orta çaplı damarları etkiler. Ömür boyu süren bir hastalık olduğundan, yıllar içinde çeşitli belirtiler ortaya çıkar. Diyabetten en çok etkilenen organlar, küçük damarlardan zengin olan göz, böbrek ve beyindir. Diabette gözün bütün bölümleri etkilenir. Görme kaybının nedeni ise, retina (ağsı tabaka) damarlarda ortaya çıkan değişikliklerdir. Bu durum "diyabetik retinopati" olarak tanımlanır.

Göz küresinin içi, adına “vitreus” denen saydam bir jel-sıvı ile doludur. Sıklıkla, yaşın ilerlemesi ile birlikte, vitreus sıvısı jel kıvamını kaybeder ve büzüşür,sıvılaşır . Bu büzüşmeyle birlikte vitreus, gözün arka duvarından ayrılır. Bu ayrılma olayına “arka vitreus dekolmanı” adı verilir. Arka vitreus dekolmanı genellikle ilerleyen yaşlarda ortaya çıkar.Ancak göze alınan darbeler, yüksek derecede miyopi , birtakım ailesel kalıtımsal hastalıklar, geçirilmiş göz ameliyatları sonrasında da daha erken olarak ortaya çıkabilir. Arka vitreus dekolmanının belirtileri....

Gözün arkasında bulunan retina tabakası, yaklaşık  1,5 milyon sinir lifinden oluşan hassas bir tabakadır.Retina tabakasının en hassas yeri  makula bölgesi ve foveadır.Biz görmemizi,  makula bölgesinin ortasında yer alan fovea yani sarı nokta  sayesinde sağlarız.Sarı noktada oluşan deliklere makuler delik(hole) denir. Makuler delik oluşan hastalarda görme azalması , baktığı noktayı görememe gibi şikayetler mevcuttur....

GÖZİÇİ MERCEKLERİ Günümüzde çeşitli modellerde ve markalarda göziçi mercekleri vardır.Ama esasta 2 gruba ayrılırlar. 1.Monofokal Göziçi Mercekeleri Bu mercekler tek odaklı mercekler olarakda bilinir.Genelde uzak için takılırlar yakın görme için hasta gözlük takmak zorundadır. 2.Multifokal Göziçi Mercekleri Çok odaklı mercek olarak da bilinir.Bu mercekler kullanıldıklarında uzak ,yakın ve orta mesafe görmeleri oldukça iyidir.Günlük yaşamda aktivitelerin %85-90 nı gözlük kullanmadan ya.....

Glokom  ( göz tansiyonu veya eskilerin deyimiyle kara su)  göz içi basıncının artarak görme sinirinin hasarıyla sonuçlanan hastalıktır.Genellikle 40 yaş üzeri görülmekle birlikte bebeklerde ve gençlerde de görülür....

Diabet ve Retina Her Şeker Hastasında Görme Azlığı Meydana Gelir mi? Şeker hastalarında retina hasarını hızlandıran bir takım faktörler vardır; mesela sigara kullanımı, gebelik, kansızlık, birlikte böbrek hastalığının olması, kolesterol yüksekliği, hipertansiyonun olması, şekerin göze hasarını hızlandırır. 15-20 yıl diyabeti olan hastaların %90 da retina hastalığı mevcuttur. Uzun süre kan şekerinin yüksek seyretmesi durumunda göz damarları etkilenir, retina denilen sinir tabakasının beslenmesi bozulur. Retinada yeni damar oluşumları meydana gelir ve bu yeni oluşan damarlardan dışarıya sıvı sızar. Retinadaki damarlarda sızıntı olması sonucunda...........

Göz içi merceğinin şeffalığını kaybedip opaklaşmasıdır. Bebeklik ve çocukluk çağında görülmekle birlikte en sık orta ve ileri yaşta görülür.